Bühler, İsviçre’deki genel merkezinin kalbinde, gıda ve yem değirmencilerine yönelik 1.800 metrekarelik son teknoloji bir eğitim merkezi olan yeni Öğütme Akademisi’ni hizmete açtı. Sektörün değişen ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde tasarlanan bu tesis, onlarca yıllık uzmanlığı en son teknoloji ve modern öğretim yöntemleriyle bir araya getiriyor. Araştırma ve eğitim merkezlerine doğrudan erişim sunan yapı, kurs katılımcılarına sektörün kilit alanlarında benzersiz pratik deneyim kazandırıyor.

Öğütme endüstrisi, küresel gıda güvenliğinde kritik bir rol oynuyor. Ancak bu sektör, aynı zamanda ciddi değişim ve zorlukların yaşandığı bir döneme tanıklık ediyor. Artan gıda güvenliği standartlarının yanı sıra verimlilik ve sürdürülebilirlik ihtiyacı, iklim değişikliği, azalan nitelikli iş gücü ve tedarik zinciri dalgalanmaları gibi baskılarla değirmenciler büyük zorluklarla karşı karşıya. Bu tabloda, teknolojik ve dijital çözümler; verimliliği, kârlılığı ve dayanıklılığı artırmak adına güçlü araçlar olarak öne çıkıyor. Ancak bu potansiyelden tam anlamıyla yararlanmak, iyi eğitimli bir iş gücüne bağlı. Bu da, değirmenciler için gelişmiş ve uygulamalı eğitim programlarını her zamankinden daha önemli hâle getiriyor.

Stefan Birrer

Bühler Değirmencilik Çözümleri İş Birimi Başkanı Stefan Birrer, “Yeni ve son teknoloji Öğütme Akademisi’mizin açılmasıyla birlikte, gelişmiş eğitim, uygulamalı deneyim ve en yeni teknolojilere erişim sunarak değirmencilik alanındaki yeni nesil profesyonelleri güçlendiriyoruz. Bu sayede müşterilerimiz sektörün değişen taleplerine yanıt verebilir ve gıda ile yem sektörlerinde sürekli iyileşmeyi teşvik edebilir” diyor.

Öğütme Akademisi, sektör profesyonellerinin bilgi birikimlerini derinleştirebilecekleri, iş ağlarını genişletebilecekleri ve daha verimli, sürdürülebilir bir gıda değer zinciri için inovasyonu teşvik edebilecekleri bir merkez olarak konumlanıyor. Katılımcılar, Bühler’in Tahıl İnovasyon Merkezi, çeşitli araştırma ve eğitim merkezleri ile CUBIC inovasyon kampüsüne doğrudan erişim sağlıyor. Eğitimler, hammaddenin kabulünden nihai paketlemeye kadar öğütme sürecinin tüm aşamalarını kapsayan pratik uygulamaları içeriyor.

Artan Eğitim Talebine Cevap Veriyor

Dario Grossmann

Eğitim metodolojisine özel olarak odaklanılarak tasarlanan Öğütme Akademisi, öğrenme çıktılarının en üst düzeye çıkarılmasını hedefliyor. Akademi Müdürü Dario Grossmann, “Akademi’nin inşası sırasında her şeyi müşterilerimize verdiğimiz eğitimin mantığına en uygun şekilde tasarlayıp uygulama fırsatı bulduk. Aynı zamanda makinelerin başında etkileşimli öğrenme için birçok yeni yöntem geliştirdik” diyor. Grossmann, katılımcıların geri bildirimlerine dikkat çekerek, “Katılımcılarımız, Öğütme Akademisi ile yepyeni bir kalite düzeyine ulaştığımızı söylüyor. Eğitimlere olan ilginin giderek arttığını gözlemliyoruz ve bu artan talebi karşılamak için en iyi değirmencilik eğitimlerini sunmaya devam etmeye hazırız” ifadelerini kullanıyor.

Akademi; üç modern sınıf, bireysel öğrenme ve grup çalışmaları için çeşitli alanlar ve doğrudan makine parkı içinde konumlandırılmış bir uygulama arenası ile farklı öğrenme ortamları sunuyor. Katılımcıların birbirleriyle tanışmasını ve bilgi paylaşımını teşvik eden samimi bir kahve alanı da bulunuyor. Pratik uygulamalar hem en yeni değirmen makineleri hem de daha eski modeller üzerinde gerçekleştirilerek katılımcıların kendi tesislerinde kullandıkları ekipmanlara uygun bir eğitim alması sağlanıyor.

Öğütme Akademisi, gelişmiş dijital öğrenme araçlarını da bünyesinde barındırıyor. İki ayrı laboratuvar – biri analitik eğitimler, diğeri elektronik eğitim ve deneyler için – katılımcılara daha derinlemesine öğrenme olanağı sunuyor. Günde 24 ton işleme kapasitesine sahip tam otomatik bir okul değirmeni sayesinde endüstriyel ölçekte eğitim verilebiliyor. Ayrıca, yem değirmenciliği alanındaki profesyonellere yönelik olan Yem Teknolojisi Okulu (SFT) da bu tesisin bir parçası olarak hizmet sunuyor.

Yıl boyunca Öğütme Akademisi ve SFT birlikte, yedi dilde 750’den fazla kursiyere yönelik 100'ün üzerinde kurs düzenliyor. Eğitimler modüler yapıda tasarlanmış olup makine operatörlerinden baş değirmencilere, tesis yöneticilerinden yöneticilere, laboratuvar personelinden elektrik ve mekanik bakım mühendislerine kadar çeşitli profillere hitap ediyor. Bunun yanı sıra Bühler’in Akademi ekibi, Uzwil’de veya dünyanın dört bir yanındaki müşteri tesislerinde özel eğitimler de sunuyor.

Müşteri Onaylı Yaklaşım

İlk katılımcılar, Akademi’nin yapısını ve eğitim anlayışını oldukça olumlu buldu. Guatemala’daki CMI Alimentos’ta Sürekli İyileştirme Müdürü olarak görev yapan Oliver Efrain Romero Lucero, izlenimlerini şöyle aktarıyor: “Altyapı ve konsept gerçekten etkileyici. Samimi ortam, eğitim süresince öğütme dünyasına tamamen odaklanmanıza imkân tanıyor. Eğitmenler son derece yetkin, eğitim materyalleri de çok iyi hazırlanmış. Tüm araştırma ve eğitim merkezlerine yakın olmak, şirketin geniş faaliyet alanlarını ve birbirine bağlı süreçlerini daha iyi anlamanıza yardımcı oluyor.”

Danimarka’daki Valsemøllen’de Takım Lideri olarak görev yapan Jan Tuborg Pedersen ise deneyimini şöyle anlatıyor: “Aydınlık ve modern olması, büyük sınıflar ve ekranlarla donatılması hoşuma gitti. Benim için en önemli yeniliklerden biri, öğrendiğimiz tüm makinelerin sergilendiği bir showroom’un bulunması. Koridorlarda başka kursiyerlerle karşılaşmak da güzel. Öğütme Akademisi ile Tahıl İnovasyon Merkezi’nin doğrudan bağlantılı olması son derece faydalı; dilediğiniz gibi dolaşabiliyor, insanlarla tanışıp her yerde sorular sorabiliyorsunuz.”

Bühler’in Küresel Öğrenme Ekosistemi

Öğütme Akademisi aynı zamanda Bühler’in ABD’deki Kansas Eyalet Üniversitesi ile ortak yürüttüğü özel programlara, Çin’in Wuxi kentindeki eğitim değirmeni ve Changzhou’daki yem değirmeniyle bağlantılı programlara da ev sahipliği yapıyor. Ayrıca, 2015’ten bu yana Nairobi, Kenya’daki African Milling School, Afrika ve Orta Doğu’dan birçok değirmenciye eğitim vermeye devam ediyor.

Uzwil’deki katılımcılar, Tahıl İnovasyon Merkezi (GIC) aracılığıyla makineleri doğrudan test edebiliyor ve ileri düzey tahıl işleme teknolojilerinin geliştirilmesine dair içgörüler elde edebiliyor. GIC, Bühler’in araştırma ve eğitim merkezleri ağına bağlı olarak faaliyet gösteriyor. Bu ağın bir parçası olan Nijerya’daki Tahıl İşleme İnovasyon Merkezi (GPIC), yerel ve geleneksel tahılların sanayi potansiyelini araştırıyor ve eğitim programları sunuyor. Bühler’in eğitim ve inovasyon faaliyetleri; Gıda ve Yem için çok amaçlı hizmet sunan araştırma ve eğitim merkezlerinin yanı sıra, Fildişi Sahili’ndeki Kakao Uzmanlık Merkezi ve Hindistan’daki Uluslararası Pirinç Öğütme Akademisi gibi özel tesislerle destekleniyor.

Bu küresel ağ, aynı zamanda ETH Zürih (İsviçre), DIL (Almanya) ve North Carolina Gıda İnovasyon Laboratuvarı (ABD) gibi önde gelen akademik kurum ve araştırma kuruluşlarıyla yapılan iş birlikleriyle daha da güçleniyor. Bilimsel araştırma ile endüstriyel uygulamaları bir araya getiren bu iş birlikleri; sürdürülebilir proteinler, dijitalleşme ve yeni nesil gıda üretimi gibi alanlarda pazara yönelik inovasyonu destekliyor. Bühler’in Givaudan ile birlikte Singapur’da yönettiği Protein İnovasyon Merkezi’nde ise yeni bitki bazlı ürünler geliştiriliyor ve ticarileştiriliyor.

Stefan Birrer, “Küresel eğitim ağımıza yaptığımız sürekli yatırımlarla, yeni nesil değirmencilerin başarılı olabilmesi için ihtiyaç duydukları becerileri kazanmalarını sağlıyoruz. Bühler’in kapsamlı öğrenme ekosistemiyle gıdanın geleceğini şekillendiriyor; becerileri geliştiriyor, inovasyonu ilerletiyor ve müşterilerimizin rekabet gücünü artırırken daha sürdürülebilir ve dirençli bir gıda sistemi kurulmasına katkı sağlıyoruz” diyor.