ABD buğday endüstrisinin temsilcisi ABD Buğday Birliği (USW), Dünya Ticaret Örgütü’nün (DTÖ) Cenevre’de gerçekleştirdiği toplantılar sırasında Türkiye ve Hindistan’ın uyguladığı un ve buğday ihracat politikalarını şikayet etti. USW, bu iki ülkenin izlediği politikaların,  küresel buğday ticaretini ve nihai olarak ABD'li buğday üreticilerinin gelirlerini etkilediğinden yakınarak üye ülkelerden destek istedi.

USW’den yapılan açıklamaya göre USW Ticaret Politikalarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Dalton Henry ve Ticaret Politikası Direktörü Peter Laudeman, kasım ayında Cenevre’de düzenlenen DTÖ toplantıları sırasında Türkiye’nin gümrüksüz buğday ithalatına izin veren Dahilde İşleme Rejimi’ni (DİR) gündeme getirdi. Dünya un ihracat lideri Türk un sanayi, küresel piyasalara gönderdiği unun büyük bir bölümünü DİR kapsamında karşılıyor. Gümrük vergisiz getirilen buğday Türk uncusuna avantaj sağlarken, ABD ise bu politikanın Türk uncusuna küresel fiyat seviyelerinin altında un satmasına imkan tanımasından şikayetçi. USW, Türkiye’nin bu politikasının dünyanın dört bir yanındaki yerel değirmencilik endüstrilerine zarar verdiğini ve her yıl ABD buğday ihracatında 100 ila 500 milyon dolar arasında potansiyel kayba yol açtığını iddia ediyor.

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan USW Ticaret Politikası Direktörü Laudeman, “Daha önce ABD delegasyonu aracılığıyla un programıyla ilgili olarak Türkiye'ye itirazımızı iletmiştik. Bu itirazımızda hem Brezilya hem de Avustralya bize katıldı. Bu nedenle DTÖ toplantısında bu ülkelerden heyetlerle görüştük ve destekleri için onlara teşekkür ettik. Görüştüğümüz diğer heyetlere de daha fazla ülkenin bize katılmasını istediğimizi açıkça belirttik.” diye konuştu.  

ABD Buğday Birliği’nin Cenevre’deki DTÖ toplantılarında gündeme getirdiği diğer bir konu da Hindistan’ın buğday sübvansiyonlarıydı. USW heyeti, Hindistan yönetiminin buğday sübvansiyonları ve stokları ile ilgili durum hakkında diğer ülke delegasyonlarıyla çeşitli istişarelerde bulundu. ABD’li heyet, görüşmelerde Hindistan yönetiminin sübvansiyon programlarının yerli buğday ve pirinçte aşırı arzla sonuçlandığını, bu iki üründe kamu stoklarının endişe kaynağı oluşturduğunu aktardı.

Hint hükümeti, ihtiyaç fazlası buğday stoklarını küresel ihracat pazarına sunduğunda, bunu genellikle buğdayı kendi çiftçisinden satın aldığı fiyatın altında bir rakamla yapıyor. USW’ye göre uluslararası buğday ve pirinç ticaretinin bu politikalardan dolayı bozulması, ABD'li buğday üreticilerine yılda 500 milyon dolar ila 800 milyon dolar arasında potansiyel gelir kaybına neden oluyor. USW temsilcisi Laudeman, “(Cenevre’de) Çok güzel görüşmeler yaptık ve Hindistan hakkında aradığımız tüm yanıtları alamasak da uluslararası desteğin olduğunu öğrenmek cesaret vericiydi.” dedi.