Türkiye’nin geçen yıl ihraç ettiği 1 milyar 466 milyon dolarlık
un ve 911 milyon dolarlık makarnanın büyük bölümü Güneydoğu’dan gerçekleşti. Güneydoğu
Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği
verilerine göre makarna ihracatının yüzde 68’i, buğday unu ihracatının ise
yüzde 37’si bu bölgeden yapıldı.
Makarna, buğday unu, bitkisel yağlar, bisküvi ve kakaolu mamuller gibi temel gıda ürünleri içeren hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar sektöründe Türkiye'nin en fazla ihracat yapan bölgesi Güneydoğu Anadolu oldu. İhracatını yüzde 6,6 artışla 3,8 milyar dolara taşıyan bölgedeki temel gıda ihracatçıları, Güneydoğu Anadolu iştigal alanında en fazla ihracat gerçekleştiren sektör oldu. Türkiye'nin toplam ihracatında bölgenin payı makarnada yüzde 68’e, buğday ununda yüzde 37’e, bitkisel yağda ise yüzde 36’ya yaklaştı. En fazla ihracat yapılan ülkeler ise Irak, Suriye ve ABD olurken, İtalya’nın payı yüzde 4,9 olarak gerçekleşti.
Asya pirinci yerine Türk bulguru
Hem sektörel düzeyde en fazla ihracat yapan bölge hem de Güneydoğu’da en fazla ihracat yapan sektör olarak çifte başarıya imza attıklarını belirten Güneydoğu Anadolu
Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı
Celal Kadooğlu şunları söyledi:
“Temel gıda ihracatında en büyük iki pazarımız olan Irak ve Suriye’den siparişlerimiz gerilediği için, 2023 yılında toplam ihracat artışımız sınırlı oldu. Irak’ın Trademap verilerini incelediğimizde, son yıllarda bu ülkenin Tayland’dan ithalatında bir artış olduğunu görüyoruz. 2022 yılında Irak’ın toplam pirinç ithalatı 1 milyar doları aşmıştı. Irak bu devasa alımın yüzde 60 kadarını Tayland pazarından yapmıştı. Geçtiğimiz yılın ilk yarısında aynı ivmede devam eden bu süreç, pirinç üretimindeki sorunların fiyatlara etkisi nedeniyle yaz ortasından itibaren biraz yavaşladı. Asya’da El Nino koşullarına bağlı kuraklık sıkıntısının küresel pirinç fiyatlarında neden olduğu yükseliş trendinin 2024 yılı boyunca devam etmesini bekliyoruz. Uluslararası ticarette pirincin tonunun 650 doları bulduğu bu ortamda, yüzde 20’ye yakın fiyat avantajı sunan bulgurun daha iyi bir alternatif olduğunu düşünüyoruz. Hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar sektöründe faaliyet gösteren 6 ihracatçı birliğini bir araya getirerek kurduğumuz Türkiye Gıda İhracatçıları markası, bulgur konusunda tanıtım çalışmaları hazırlıyor. Bu faaliyetlerin de katkısıyla, komşularımızın Asya pirinci yerine Türk bulguruna ağırlık vereceklerine inanıyoruz.”
Birim fiyatlarında artışlar var
Bu yıl Güneydoğu’nun temel gıda ihracatında birim fiyat artışı gerçekleşen ürünlerin bisküvi-pasta ile şeker ve şeker mamulleri olduğunu belirten Kadooğlu şunları ifade etti:
“Gaziantepli firmaların yoğun katılımcı olduğu gıda fuarlarında birbirinden farklı ürün gruplarında birçok üretici görebilirsiniz. Bölgedeki üreticilerimizin makarna, bitkisel yağ ve bisküvi-pasta gibi alanlarda markalaşan yatırımları, büyük bir çeşitlilik sağlıyor. Türk stantlarını dolaşan bir alıcı, hemen hemen her ürün grubumuzda dünya standartlarında kaliteli üretim yapan bir muhatap bulabiliyor. Bizim özelliğimiz bu kaliteyi rekabetçi fiyatlarla sunabilmemiz, fiyat hassasiyeti olan alıcıları memnun tutabilmemiz. Bu yüzden mecbur olmadıkça ürünlerimize zam yapmayı sevmiyoruz, genelde maliyetlerimizi ürünlere yansıtmak durumunda kalıyoruz. Bu yıl en fazla fiyat artışı bisküvi-pasta ve şekerli mamullerimizde yaşandı. Dünyada şeker pancarı fiyatlarındaki yükseliş, bu ürünlerde KG başına ihracat fiyatlarımızı yüzde 10 kadar artırdı. Üretim ölçeklerimizin sağladığı maliyet yönetebilme gücümüzü özellikle iç piyasada kullanıyoruz. Yurt içindeki vatandaşlarımıza ithal muadillerine göre daha iyi fiyatlar vermeye çalışıyoruz. 2024 yılında da Güneydoğu Anadolu’nun Türkiye’nin temel gıda üretim ve ihracatında ilk sırada yer alacağımıza inanıyoruz.”
Sırada Güney Kore var
Kadoğlu, ihracatta yeni pazarların bulunması ve mevcut pazarlardaki payın arttırılması amacıyla 14-19 Ocak 2024 tarihlerinde Güney Kore’nin Seul şehrinde Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektörel Ticaret Heyeti programı düzenlediklerini belirtti. Kadoğlu, “Satın alma gücü yüksek olan Asyalı ülkelere Türk ürünlerini tanıtmak, bu bölgeden aldığımız siparişleri daha da artırmak niyetindeyiz. Geçen yıl Singapur’da düzenlenen FHA’da ikili görüşmelerimiz olmuştu, Seul’de gerçekleştireceğimiz programla daha fazla alıcıya ulaşmaya gayet edeceğiz” diye konuştu.