Gaziantep’te düzenlenen TUSAF
Hasat Sonrası Değerlendirme Toplantısı’nda konuşan TMO Genel Müdürü Ahmet
Güldal, un sanayicilerine güven verdi. Güçlü stoklar, kurumsal tecrübe ve
dengeli fiyat politikalarıyla önümüzdeki dönemi istikrarla yönetmeye hazır olduklarını
vurgulayan Güldal, “Problemli bir tüketim sezonu öngörmüyoruz. Elimizdeki
stoklar, yetkilerimiz ve imkânlarımız yeterli düzeyde” dedi.

Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu’nun (TUSAF) geleneksel Hasat Sonrası Genişletilmiş Sektör Değerlendirme Toplantısı, bu yıl Çukurova Un Sanayicileri Derneği (ÇUSD) ve Güneydoğu Un Sanayicileri Derneği (GUSAD) ev sahipliğinde Gaziantep’te gerçekleştirildi. “Hasat Sonrası Gelecek Projeksiyonları” temasıyla düzenlenen toplantının açılışında, sektörün önde gelen temsilcileri üretim, ihracat, finansman ve iklim risklerine dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
GÜLDAL: UN VE YEM FİYATLARINDA ANORMAL DALGALANMALAR
GÖRMEK İSTEMİYORUZ
TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Güldal, Türkiye’nin mevcut üretim sezonunu ve TMO politikalarını değerlendirerek, hem sektörün hem de kamuoyunun merak ettiği sorulara yanıt verdi. Güldal, 2025 yılının tarımsal açıdan kuraklık, zirai don ve çeşitli iklimsel olumsuzluklarla geçen zorlu bir üretim sezonu olduğunu ifade etti. Türkiye’nin güçlü tarımsal altyapısı sayesinde arz sıkıntısı yaşanmadığını belirterek, “Problemli bir tüketim sezonu öngörmüyoruz. Elimizdeki stoklar, yetkilerimiz ve imkânlarımız yeterli düzeyde. Kurumsal tecrübemizle bu süreci en iyi şekilde yöneteceğiz” diye konuştu.
1 Ekim’de açıklanan sonbahar dönemi satış planına da değinen TMO Genel Müdürü, “Bu yıl ton başına buğday için 13 bin 500 lira, arpa için 11 bin lira, mısır için ise 11 bin 300 lira alım fiyatı açıkladık. Bu fiyatların dengeli ve makul olarak karşılandığını görüyoruz. Alımların yaklaşık dörtte üçü lisanslı depolar üzerinden gerçekleşiyor. Bugün 14 milyon tona ulaşan lisanslı depoculuk kapasitesi, tarım sektörümüzün omurgasını oluşturuyor ve sektörümüz için güçlü bir güvence sağlıyor” diye konuştu.
Ahmet Güldal’ın konuşmasında en dikkat çeken kısım ise sektöre verdiği öngörülebilirlik mesajı oldu. Güldal, “Özellikle un fiyatları başta olmak üzere, unlu mamuller ve yem hammaddelerinde fiyatlarda anormal dalgalanmalar görmek istemiyoruz. Elbette elimizde bu konuda birçok yetki bulunuyor. Ama buna ihtiyaç kalmayacağına yürekten inanıyorum” sözleriyle hem piyasaları yakından takip ettiklerini hem de istikrarı koruma kararlılığını dile getirdi. TMO Genel Müdürü, “Güçlü stoklarımız, kurumsal tecrübemiz, doğru politikalar ve yerinde müdahalelerle önümüzdeki dönemi istikrarla yönetmeye hazırız” dedi.
TUSAF BAŞKANI ÇAKMAK: IRAK PAZARINDAKİ AMBARGO UN İHRACATIMIZI ZORLUYOR
Hasat Sonrası Sektör Değerlendirme Toplantısında konuşan Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu (TUSAF) Başkanı Mehmet Mesut Çakmak, Türk un sanayisinin son dönemde ihracatta ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldığını vurguladı. Çakmak, özellikle Irak’ta uygulanan politik ambargonun sektörün en büyük pazarını tehdit ettiğini belirterek, “Irak pazarında yaşanan sorun çözüme kavuşturulmazsa sektörümüz küçülme riskiyle karşı karşıya kalacak” uyarısında bulundu.
Çakmak, Türk ununun uzun yıllardır dünya pazarlarında kaliteyle anıldığını, ancak Irak’ta yaşanan politik gelişmelerin sektöre büyük darbe vurduğunu vurguladı. Türkiye’nin yıllık ihracatının üçte birinin gerçekleştirildiği Irak pazarında, yılın ikinci yarısından itibaren merkezi hükümetin Türk ununa yönelik ambargo uyguladığını belirten Çakmak şöyle konuştu:
“Irak pazarında yaşanan bu sorun çözülmezse sektörümüz giderek küçülme ve pazar kaybı riskiyle karşı karşıya kalacak. Sanayicilerimiz mali dalgalanmalarla mücadele ediyor; buna rağmen vatandaşımıza yansıtmadan hem iç pazarda hem de dünya sofralarında var olma çabasını sürdürüyor.”
Sektörün yeniden ivme kazanabilmesi için kamu ve özel sektör iş birliğinin önemine değinen Çakmak, “Un sanayimiz, gıda zincirinin bel kemiğidir. 13 yıldır lider olduğumuz bu ihracat pazarını kaybetmemek, kapasitemizi yeniden canlandırmak ve uluslararası rekabette güçlü kalmak için devletimizin desteğine ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
“KAMU DESTEĞİ ŞART, ÇÖZÜM İÇİN GİRİŞİMLER SÜRÜYOR”
TUSAF olarak hem Ticaret Bakanı Ömer Bolat’a hem de Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a sektörün yaşadığı sorunları ve çözüm önerilerini aktardıklarını söyleyen Çakmak, kısa sürede olumlu sonuç alınacağına inandığını belirtti. TUSAF Başkanı, sorunun çözülmemesi halinde hem ihracat gelirlerinin hem de istihdamın olumsuz etkileneceğini ifade ederek “Sektörümüzün yeniden güçlenebilmesi için Cumhurbaşkanlığımız ve ilgili bakanlıklarımızdan destek bekliyoruz” dedi.
KURAKLIK ÜRETİMİ, DIŞ TİCARET TEDBİRLERİ İHRACATI VURDU
TUSAF Başkanı Mehmet Mesut Çakmak
Konuşmasında 2025 hasat sezonuna ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Çakmak, Türkiye’nin buğday üretiminin TÜİK tahminlerine göre 19,6 milyon ton civarında öngörüldüğünü, ancak sahadaki veriler ışığında bu rakamın bir miktar altında gerçekleşmesini beklediklerini ifade etti. Özellikle Güneydoğu ve Çukurova bölgelerinde yaşanan aşırı kuraklığın üretimi olumsuz etkilediğini dile getiren Çakmak, buna karşın son yıllarda görülen kalite sorunlarının bu sezon büyük ölçüde geride bırakıldığını söyledi.
Sanayicilerin yüksek kur ve faiz ortamına rağmen çiftçiyi mağdur etmeden alım yaptığını belirten Çakmak, “Bu zorlu dönemde elindeki tüm imkânları seferber ederek üreticiye destek olan tüm sanayicilerimize teşekkür ediyorum” dedi.
UN İHRACATINDA GERİLEME: 2025 YILI HEDEFİ 2,5 MİLYON TON
Çakmak, Türk un sanayisinin 13 yıldır üst üste dünya ihracat lideri olduğunu hatırlatarak, 2023 yılında 3,6 milyon tonluk ihracatla tüm zamanların rekorunun kırıldığını, 1,5 milyar dolar gelir elde edildiğini hatırlattı. Ancak 2024 yılında uygulanan dış ticaret tedbirleri, artan finansman yükü ve depolama maliyetleri nedeniyle ihracatın bir önceki yıla göre %20’nin üzerinde azalarak 3 milyon tona gerilediğini kaydetti.
2025 yılının ilk dokuz ayında ise toplam ihracatın 1,7 milyon ton seviyesinde kaldığını belirten TUSAF Başkanı, “Sektörümüz geçen yılın aynı dönemine göre %30’un üzerinde bir düşüş yaşadı. Bu yılı yaklaşık 2,5 milyon tonluk bir ihracatla kapatmayı hedefliyoruz” dedi.
2026 ŞUBAT’INDA ANTALYA’DA BÜYÜK BULUŞMA

Konuşmasının sonunda sektör temsilcilerini 12-15 Şubat 2026 tarihlerinde Antalya’da düzenlenecek 20. Uluslararası Un Sanayicileri Kongre ve Sergisi’ne davet eden Çakmak, etkinliğin bu yıl “İklim Dayanıklılığı ve Ticaretin Geleceği” temasıyla gerçekleştirileceğini açıkladı.
BEKİR TOSUN: “ÇİFTÇİMİZİN
ALIN TERİNİ TEKNOLOJİYLE BULUŞTURMALIYIZ”
Bekir Tosun
Anadolu Un Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Tosun ise tarımda sürdürülebilirliğin altını çizdi. Tosun, “Çiftçimizin alın terini teknolojiyle buluşturmak, katma değeri yüksek ürünlerle ülkemizin rekabet gücünü artırmak ve sürdürülebilir üretim yapmak bizim için hem bugüne hem de geleceğe yön vermektir” ifadelerini kullandı. Tosun ayrıca, TÜİK ve uluslararası kurumların buğday üretim tahmininin 19,6 milyon ton olduğunu, ancak sahadaki gözlemlerine göre bu rakamın biraz daha altında kalacağını belirtti.