Uygulamanın başlaması ile ihracatımız toparlanmaya başlamış olup, 2021 yılı ihracatımızın 2020 yılı miktarına yaklaşacağı tahmin edilmektedir. Öte yandan özellikle kaliteli, “yerli makarnalık buğday” ile üretilmiş yüksek katma değerli ve yüksek fiyatlı makarna talep eden Japonya, Malezya, Çin gibi Pasifik ve Uzakdoğu ülkelerinin talepleri de karşılanmaya devam edilmektedir. Türk Makarnası marka algısını güçlendirmek ve marka değeri oluşturmak için "Anadolu Durum Buğdayı" kimliğinin oluşturulmasına yönelik çalışmalarımız da sekteye uğramamıştır.

Abdülkadir Külahçıoğlu
Yönetim Kurulu Başkanı
TMSD ( Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği )
Tüm gıda sektöründe olduğu gibi makarna sektöründe de pandeminin; hem karantina sebebiyle yaşanan panik dalgasında satışları artırması hem de tedarik zincirlerinde yarattığı aksamanın etkisiyle, ithalatçı ülkeler alternatif satıcı arayışına girmiş, sektörümüz bu noktada güvenilir tedarikçi olarak ihracatını artırmıştır. 2020 yılında AB ülkelerine kotaya rağmen %52 artış ile gerçekleştirdiğimiz ihracatımız bu duruma en iyi örnektir. Uluslararası Makarna Örgütü (IPO) tarafından yayınlanan araştırmada 2020 yılında küresel makarna tüketiminin %25 oranında arttığı belirtilmektedir. Tüketimdeki artış uluslararası ticaret istatistiklerine de yansımış, Trademap verilerine göre 2020 küresel ihracatı bir önceki yıla göre %9,61 artış göstererek 8 milyon 105 bin ton olarak gerçekleşmiştir.
Ticaret Bakanlığı tarafından 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren makarnanın kati ihracatı 30 Nisan 2021 tarihine kadar yasaklanmış, ihracatın sadece dahilde işleme rejimi (DİR) kapsamında önceden ithalat gerçekleştirilmesi kaydıyla yapılmasına izin verilmiştir. Bu kararın etkileri ihracatımıza hemen yansımış, buğday tedarikinde yaşanan sıkıntı nedeniyle ihracatımızda düşüş yaşanmıştır. Tarım piyasalarındaki gelişmelerin yanı sıra 2020-2021 hasat sezonunda yaşanan kuraklığın etkisiyle kamu otoritelerince alınacak önlemlerin ihracatımızı sekteye uğratmamasını teminen, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı’na sektörümüzün ortak görüşü ile kalıcı bir düzenleme önerisinde bulunulmuştur.
MÜŞTERİ TALEPLERİ BELİRLEYİCİ OLUYOR
Birçok ülkede yüzde 100 ekmeklik buğdaydan veya ekmeklik-makarnalık buğdayın belli oranlarda karışımından üretilen makarna tüketimi alışkanlığı bulunmakta ve buna yönelik üretim yapılmaktadır. Sektörümüzün toplam ihracatının büyük çoğunluğunun gerçekleştirdiği Afrika ve Güney Amerika Ülkeleri ile Irak, Suriye, Lübnan ve Ürdün’den yüzde 100 ekmeklik buğdaydan üretilmiş makarna/şehriye talebi alınıyor. Buna rağmen, sadece Afrika ülkelerine ihraç edilen makarnanın üretiminde yüzde 30 oranında ekmeklik buğday kullanımına izin verilmekte iken, mevzuatta yapılan değişiklik ile müşteri talepleri doğrultusunda belirtilen ülkelere ihraç edilecek makarna/şehriyenin üretiminde azami yüzde 100 oranında ekmeklik buğday kullanımına izin verilmiştir.
Halihazırda belirtilen ülkelere, makarna/şehriyenin kati ihracatı yapılamamakta olup, tüm ihracatlar önceden buğday ithalatı yapılması kaydıyla dahilde işleme rejimi (DİR) kapsamında gerçekleştirilmektedir. Diğer ülkelere yapılacak olan kati ihracata ise, belirli şartlarla izin verilmektedir.

Uygulamanın başlaması ile ihracatımız toparlanmaya başlamış olup, 2021 yılı ihracatımızın 2020 yılı miktarına yaklaşacağı tahmin edilmektedir. Öte yandan özellikle kaliteli, “yerli makarnalık buğday” ile üretilmiş yüksek katma değerli ve yüksek fiyatlı makarna talep eden Japonya, Malezya, Çin gibi Pasifik ve Uzakdoğu ülkelerinin talepleri de karşılanmaya devam edilmektedir. Türk Makarnası marka algısını güçlendirmek ve marka değeri oluşturmak için "Anadolu Durum Buğdayı" kimliğinin oluşturulmasına yönelik çalışmalarımız da sekteye uğramamıştır.
MAKARNALIK BUĞDAY EKİM ALANLARI AZALIYOR
Buğday, dünyada ve Türkiye’de ekiliş ve üretim bakımından ilk sıralarda yer alan önemli bir tahıldır. İnsan beslenmesinin vazgeçilmez unsuru olan buğday, bugün olduğu gibi gelecekte de stratejik önemini sürdürecektir. TÜİK verilerine göre tarım yapılan alan içerisinde buğday %29,9 oranında bir paya sahiptir.
2005 yılında 164 bin 412 ton olan makarna ihracatımız, 2020 yılında 1 milyon 464 bin tona yükselmişken, 2005 yılında 20 milyon dekar ekili alanda makarnalık buğday üretimi, 2020 yılına gelindiğinde 12 milyon 581 bin dekara kadar düşmüştür.
Dünyada makarnalık buğday üretiminde en büyük üretici ülkeler Kanada, İtalya ve Türkiye’dir. 2020 döneminde dünya makarnalık buğday üretiminin %21’i AB ülkelerinde (%11 İtalya), %20’si Kanada’da, %12’si Türkiye’de gerçekleştirilmiştir. Diğer önemli üretici ülkeler ise ABD, Cezayir, Meksika ve Kazakistan’dır.
İklim değişikliğinin yanı sıra pandemi, tarım ve gıda ürünlerinin stratejik önemini daha da belirgin hale getirmiştir. Ülkeler tarım ve gıda ürünü stoklarını yükselttiğinden küresel tarım ve gıda ürünleri talebi artarken, üretici ülkeler de kendi gıda güvenlikleri için tarım ve gıda ürünleri ihracatını sınırlamaktadır. Bu nedenle buğdayla birlikte tüm tarım ve gıda fiyatları da artış göstermektedir.
KÜRESEL GIDA GÜVENLİĞİ İÇİN HIZLA ADIM ATMALIYIZ
Dünya Gıda Örgütü (FAO) raporlarına göre hububat fiyat endeksi Kasım ayında Ekim ayına göre %3,1, geçen yılın Kasım ayına göre %23,3, Gıda Fiyat Endeksi geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 27,3 artış göstermiştir. Tarım ürünlerinde ve gıda fiyatlarındaki artışlar Ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada da gıda enflasyonunu artırarak tüketicilerin harcama gücünü azaltmaktadır.

TİM’in İhracat 2021 Yılı Raporunda da belirtildiği üzere; “Tarımsal üretim, sıradan bir üretim sektörü olmamakla beraber, ortaya çıkan tarımsal ürünler de sadece bir mal olarak nitelendirilemez. Stratejik öneme haiz bu sektörde Türkiye, kırk birinci sırada bulunduğu küresel gıda güvenlik endeksinde skorunu hızla artıracak adımlar atmalıdır. Bu anlamda, mevcut tarımsal tecrübenin kullanılarak, üretim giderlerinin düşürülmesi ile ithalatın önüne geçilmesi hususları önem arz etmektedir.”
Tüm bu süreçte gerek kamu otoritelerince gerekse de sektörümüzce kriz iyi bir şekilde yönetilmiştir. Ana hammaddesi Türk çiftçisinin alın teri, emeği buğday olan ve üretiminde yerli girdi kullanmaya en elverişli sektör olan makarna sanayisinin ihracatının devamı, çiftçi refahının, buğday miktar ve kalitesinin artırılmasına bağlı olduğundan, hiç de belirsiz olmayan risklerin önlemlerinin alınması büyük önem taşımaktadır.